3 Mayıs 1944, Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’in de aralarında bulunduğu 23 şuurlu milliyetçinin; Türk milletinin maddi ve manevi varlığına kast eden odaklara tarihi bir duruş gösterip, unutulmayacak bir ders verdikleri mühim bir gündür. İşte bu gün; Milliyetçi gençlerin haksızlığı kabullenmeyen ve zulme eğilmeyen soylu tavırları gıpta edilecek ve asla unutulmayacak bir mücadele onurunu belgelemiştir. Milliyetçiliğin hakir görüldüğü bir zamanda fikri haysiyetleriyle, faziletli hayatlarıyla karanlığa adeta ışık saçmışlardır.

3 Mayıs, Türk milliyetçilerine reva görülen cefa dolu bir dönemin miladıdır. 3 Mayıs aynı zamanda milliyetçiliğin siyasallaşma yolunda güçlü bir adımı; sivil ve demokratik itirazıdır. Bu nedenle iyi anlaşılması ve anlatılması gereken tarihi bir an olup işkence ve zulümlerle pes etmeyen dava insanlarının itibar günüdür.

Türk milliyetçileri, geçmişten aldıkları güç ve asla taviz vermeyecekleri doktrinleriyle hayatın her alanında meydanları doldurmaktadır. Milletimizin rızası olmadan yapılacak her türlü gayri meşru müdahaleye dün olduğu gibi bugün de ve hatta yarın da cesaretle karşı durmaya devam edeceğiz. Vatan, millet ve bayrağa dil uzatılmasına müsade etmeyecek, şühedanın kutsiyetini ebediyete değin anlatacak, temel değerlerimizin ekseninde yepyeni nesiller yetiştireceğiz. Kutlu sancağımızı emanet alan bizler; nefesimiz ve gücümüz yettiğince, sancağımız için hayatını ortaya koymaktan çekinmeyen büyüklerimizin yollarından bir an olsun imtina etmeden yürüyeceğiz.

3 Mayıs 1944’ün 80’inci yıl dönümünde, onurlu mücadeleleriyle Türk milletine gönül vererek ufkumuzu aydınlatan ve karanlıkları delici ışığı ile yaran, Türklüğün kıvancı bütün milliyetçi kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi, rahmetle, minnetle, hürmetle anıyorum.”