Malatya'da yaşayan 18 yaşındaki Miraç Kuzu, 6 Şubat depremlerinde dili boğazına kaçarak kalıcı beyin hasar oluştu. Miraç'ı hayatta tutmak için üç yıldır mücadele veren depremzede baba Hacı Kuzu, 2 milyon TL'nin üzerinde borçla ayakta kalmaya çalışıyor. Kuzu, bazı ilaçların devlet tarafından karşılanmadığını belirterek yetkililerden ve hayırseverlerden yardım istedi.

6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatı altüst olan Malatyalı Hacı Kuzu, üç yıldır oğlu Miraç’ın tedavisi için mücadele veriyor. Deprem sırasında dili boğazına kaçan Miraç’ın beynine oksijen gitmediği için kalıcı hasar oluştuğunu belirten Kuzu, bu süreçte büyük maddi sıkıntılar yaşadığını ve bazı ilaçların devlet tarafından karşılanmadığını iddia etti.

3 Sene Zarfında Bütün Milletvekillerini Aradım 

Kuzu, basın konteynerinde yaptığı açıklamada, oğlunun deprem sonrası Malatya’da entübe edildiğini, daha sonra Elazığ, Gaziantep ve Ankara’daki hastanelerde tedavi gördüğünü belirterek, “Üç yıldır hastanelerdeyim, artık tükendim. Borçlarım 2 milyonun üzerinde. Çocuğumun tedavisi için mücadele ediyorum ama bazı ilaçları devlet karşılamıyor. Artık ne çalışabiliyorum ne de geçinebiliyorum. Dışarıda kaldım. Ben bu 3 sene zarfında Malatya'nın bütün milletvekillerini aradım. Bugüne kadar hiçbiri bir gün Allah rızası için telefonuma cevap vermedi. Ben bunu da yani özellikle belirtmek istiyorum. Buradan Sayın Valiye, Cumhurbaşkanına sesleniyorum. Burada sesimi duyun” dedi. 

İntihardan Başka Benim Hiçbir Çözümüm Yok

Herhangi bir gelirinin olmaması ve borçlarının artması nedeniyle çocuğunun tedavisini sürdüremediğini belirten Kuzu, “Allah rızası için ya bana bir el uzatın ya bana el uzatmazsanız ben artık intihardan başka benim hiçbir çözümüm yok. Gelin kendi gözünüzle görün. Ben çok zor durumdayım. İntiharın eşiğindeyim. Allah rızası için, çocuğum için bana yardımcı olun. Çocuğa bu deprem zamanı kaçarken baygınlık geçirdi. Dili boğazına kaçtı. Beyin hasarı oluştu. Şu anda çocuğun yürümesi yok. Konuşma sınırlı yani çok az kelime konuşabiliyor. Ayakta durma yok. Yani bütün bakımlarını, yemeğini bile ben yediriyorum. Yemek vermesem ya bir gün yemek vermesem o çocuk aç kalacak. Mecburen çalışamıyorum. Ne belli bir işim var ne de işe gidebilme şansım var. Yani mecbur bu çocuğun başında bekliyorum. Buradan Sağlık Bakanı Sayın hocamız Kemal Memiş'e de sesleniyorum. Allah rızası için ya lütfen bana bir yardımcı olun. Bana bir el uzatın ya. Çocuğum şu anda 18 yaşında. Çocuğum bir ay sonra Ankara Bilkent Şehir Hastanesi'ne gidecek. Şu anda izinli burada. Çocuğun bu ayın sonunda oraya gitmesi lazım. Artık götürecek gücüm de kalmadı. Tükenmişim, bitmişim bu borcu ödememişim, başım belada. Ben 3 senedir dışarıdayım. Bir gelirim yok, bir yardımcı olanım yok. Allah rızası için bir sesimi duyan yok” şeklinde konuştu.

Tedavisi Malatya’da Yok

Tedavi için oğlu Miraç Kuzu’yu Ankara’ya götürmek mecburiyetinde olduğunu vurgulayan Kuzu, “Çocuğunun alması gereken özel tedavi için Bilkent Şehir Hastanesine götürmek mecburiyetinde kalan Baba Kuzu, “Malatya'daki hastaneler tedavi etmiyor. Mesela bu çocuğun bütün tedavisi robotik tedavi görmesi lazım. Malatya'da da öyle bir imkan olmadığı için mecbur dışarı gitmek zorundayım. Dışarı gittin mi de ister istemez borç altına giriyorsun. Dile kolay yani bu bir gün, 3 ay değil, 3 senedir depremden bu yana ne sesimi duyan oldu ne de bana yardımcı olan oldu” ifadelerini kullandı.

Hayırsever Adamlarından Destek Bekliyorum

Borç yükü altında olduğunu ancak ilaç masraflarını karşılayacak bir gelire sahip olmadığını ifade eden Kuzu, “Geçenlerde Sayın Vali yardımcımız geldi. Eve kendi gözüyle de gördü. Durumu da gördü. Çocuğu da gördü. Ama ben burada özellikle Sayın Valime sesleniyorum. Allah rızası için elini ayağını öpmüşüm. Benim borcum 2 milyonun üzerinde borç altına girmişim. Benim bu borcu ödeme durumum yok. Alacaklılar artık beni idare etmiyorlar. Yani adamlar zor zamanda bana dışarıdayken para gönderdiler. Ben şimdi Malatya'ya geldim parasını istiyorlar. Ben nereden getireyim?  Ben mesela bazı ilaçları devlet karşılamıyor. Raporu olduğu halde ben bazı ilaçlarını mesela şey alıyorum. Ücretle alıyorum diyorum. Serabax diye bir ilaç var. Onu mesela 10 günde bitiyor. Paketi 870 TL ben bunları kendi cebimde alıyorum. Ben para bulmasam ben bu çocuğa ne ilaç alabilirim ne bakabilirim. Ben çok zor durumdayım. Allah rızası için iş adamlarından, hayırsever adamlarından destek bekliyorum” şeklinde konuştu.